İngiltere Hazine Bakanlığı, ulusal kripto rezervi oluşturma planından vazgeçme kararı alarak mevcut piyasa dinamiklerini göz önünde bulundurduğunu duyurdu. Ülke, ABD’nin izlediği yöntem yerine piyasanın ihtiyaçlarına uygun, farklı bir strateji uygulayacağını belirtti. Bu karar, İngiltere’nin finansal düzenleme alanında kendi çizgisini koruma isteğini ortaya koyuyor.
Stratejik Yaklaşım ve Planlama
Londra’da gerçekleştirilen Dijital Varlık Zirvesi sırasında Ekonomiden Sorumlu Hazine Bakan Yardımcısı Emma Reynolds MP, ulusal kripto rezervi oluşturma kararının ülke piyasasıyla uyumlu olmadığını ifade etti. Reynolds, ABD’nin benimsediği yaklaşımın İngiltere için uygun görülmediğini vurgulayarak, farklı bir düzenleme metodolojisinin benimseneceğini paylaştı.
“Piyasamızın dinamikleri gereği, kripto rezervi oluşturma planını uygulamaya geçirmeyeceğiz.” – Emma Reynolds MP
Geçtiğimiz hafta, İngiltere Başbakan Yardımcısı Rachel Reeves, Washington D.C.’de ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile görüşerek kripto varlıklarla ilgili ortak bir çalışma grubunun oluşacağını duyurdu. Bu toplantı, iki ülke arasında koordinasyonun artması ve düzenleyici uyumun sağlanmasına yönelik önemli bir adım olarak görülüyor.
Düzenleme Zorlukları ve Teknolojik İnovasyon
Reynolds, kripto piyasasında merkeziyetsiz sistemlerin denetlenmesinin zorluklarına değinerek, özellikle Bitcoin gibi dağıtık yapıya sahip varlıkların kapsamlı bir şekilde kontrol edilmesinin güç olduğunu belirtti. Bu durum, düzenleyici standartların oluşturulmasında belirsizliklere yol açarken, aynı riskin tüm varlıklar için geçerli olacağı vurgulandı.
İngiltere, Avrupa Birliği’nin MiCA çerçevesinden farklı olarak, klasik ve sonuç odaklı mevzuatın benimsenmesine önem veriyor. Yetkililer, piyasa düzenlemelerinde esneklik sağlanması ve aynı zamanda yasal inovasyon ile kötüye kullanımların önüne geçilmesi gerektiğini dile getirdiler.
Mevcut strateji, finansal inovasyonun desteklenmesi, dağıtık defter teknolojisinin kullanımının artırılması ve egemen borçlanma imkanlarının araştırılması gibi alanlarda yeni olanakların değerlendirilmesini içeriyor. Düzenleyici uyum çalışmalarının ABD ile yapılan işbirliği çerçevesinde güçlendirilmesi planlanıyor.
İngiltere, uluslararası işbirliğine açık olmakla birlikte kendi bağımsız düzenleme prensiplerini korumaya devam ederken, piyasa dinamiklerine en uygun yaklaşımları belirlemek için çalışmalara ara vermeden devam ediyor. Bu tutum, ülkenin finans sektörü açısından farklı ve yenilikçi uygulamalara zemin hazırlayabilir.