Bitcoin fiyatı 10 ile 12 Kasım tarihleri arasında 37.000 doların üzerine çıktı, ancak 13 Kasım’da satış baskısıyla 35.000 dolara doğru düzeltme yaşadı. Bu beklenmedik hareket, 121 milyon dolarlık uzun vadeli futures sözleşmesinin tasfiyesini tetikledi ve Bitcoin fiyatı 14 Kasım’da yaklaşık 35.800 dolar civarında dengelenirken, yatırımcılar bu düşüşün altında yatan faktörleri düşünmeye başladılar.
ABD’de 14 Kasım’da beklenmedik bir şekilde açıklanan enflasyon verileri bu hareketin ardında yatan faktörler arasındaydı. ABD Tüketici Fiyat Endeksi (CPI) 2022’ye kıyasla %3,2 artış gösterdi ve bu durum kısa vadeli ABD Hazine tahvil getirilerinde düşüşe yol açtı. Bu durum, Bitcoin gibi alternatif korunma araçlarına olan talebi azalttı ve geleneksel yatırım varlıklarında alım işlemlerini tetikledi.
ABD’nin kredi görünümünün Moody’s tarafından 11 Kasım’da stabil’den negatife düşürülmesi bile, Bitcoin ve diğer alternatif korunma araçları üzerinde olumlu bir etki yaratmadı. Aksine, yatırımcılar, artan borç seviyeleri ve küresel ekonomik zorluklara rağmen altının 2.000 doları aşmakta zorlanmasını, %5,25 getiri sunan kısa vadeli sabit gelirli enstrümanlara yönelmeleriyle açıkladılar.
Çin’de ekim ayı perakende satış verileri, Mayıs’tan bu yana en hızlı artışı kaydederek %7,6’ya ulaştı ve dikkat çekti. Ancak bu görünürdeki toparlanma, yılın ilk on ayında emlak sektörü yatırımlarında %9,3’lük azalmayı gibi altta yatan sorunları hala gizliyor. Çin’de uygulanan ekonomik teşvik önlemleri, politika desteği ve likidite çözümleri piyasalar için yalnızca mütevazı faydalar sağladı.
Çin, dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olarak kabul edildiğinden, ülkenin ekonomik durumu yatırımcıları Bitcoin gibi daha riskli varlıklara karşı dikkatli olmaya itiyor. Bu, genel küresel ekonomik bağlamda da daha net görülüyor. Ayrıca, ABD hükümetinin kapanma tehdidi ile ilgili son siyasi gelişmeler de Bitcoin’in performansını etkileyebilir.
ABD Temsilciler Meclisi, 14 Kasım’da finansal bir krizi geçici olarak önlemek için hükümetin tatil sezonu boyunca faaliyetlerini sürdürebilmesi için bir yasa tasarısı geçirdi. Ancak, bu önlem, 2024’te bir anlaşmaya varılmazsa federal harcamalarda %1 kesinti yapılmasını içeren bir hüküm de dahil olmak üzere gelecek yıl için potansiyel harcama anlaşmazlıklarının yolunu açabilir.