Ekonomist ve yazar Nassim Taleb, ABD dolarının küresel rezerv para statüsünü büyük ölçüde yitirdiğine dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Bloomberg’e verdiği röportajda, artık doların güvenli liman olarak görülmediğini belirten Taleb, yatırımcıların riskleri azaltmak adına başka finansal enstrümanlara yöneldiğine dikkat çekti.
Doların Dünya Ekonomisindeki Yeri Sorgulanıyor
Taleb’e göre bu gelişmenin arkasında, Amerika ve Batılı ülkelerin Rusya’ya uyguladığı yaptırımların belirleyici bir etkisi bulunuyor. Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte Batılı devletler, Rusya’ya kapsamlı finansal sınırlamalar getirmiş ve bu durum, doların evrensel güvenilirliğini sorgulatmaya başlamıştı.
ABD dolarındaki güç kaybının aşamalı şekilde sürdüğünü ifade eden Taleb, doların rezerv para olarak cazibesinin azalmasının önemli risk unsurlarından biri olduğunun altını çizdi. Dolardaki değer kaybı, yatırımcıların alternatif araçlara yönelmesine neden oldu.
Taleb’in dikkat çektiği bir diğer unsur ise, son bir yıl içinde merkez bankalarının altına olan taleplerindeki belirgin artış. Dolar ve euroya olan güven sarsıldıkça, pek çok ülke rezervlerini güvenli liman olarak görülen altın ile çeşitlendirme yoluna gitmiş durumda.
Altında Yükselen Güven
Rusya’ya dönük yaptırımlar sonrası yalnızca Putin’e yakın çevrelerin değil, başka ülkelerin ve finansal aktörlerin de Amerikan dolarından uzaklaşmaya başladığını belirten Taleb, bu değişimde yaptırımların belirgin bir rol oynadığını söylüyor.
Nassim Taleb: “Altın şu anda fiilen rezerv para birimi konumunda. İşlemler genellikle dolar ile yapılsa da, aynı oranla tekrar altına çevriliyor. Bunu ise rezerv birikimlerinden görmek mümkün.”
Taleb ayrıca, ABD’de başkanlık değişimlerinin bu sürecin tetikleyicisi olmadığını; esas kırılma noktasının Biden yönetiminin uyguladığı finansal yaptırımlar sonrası yaşandığını belirtmekte. Merkez bankaları, döviz rezervlerinin önemli bir bölümünü altına dönüştürmeye başladı.
Birçok uzman da Taleb’in bu tespitini destekliyor. Uluslararası finans sisteminde, güç dengelerinin değişmesiyle birlikte artık doların gelecekteki rolü sorgulanıyor. ABD’nin mevcut politikaları, ülkelere rezerv çeşitlendirme gerekliliğini dayatmış durumda.
Küresel ekonomide artan jeopolitik riskler ve finansal yaptırımlar, yatırımcıların güvenli liman tercihlerinde önemli değişikliklere neden oluyor. Altına olan ilginin artsa da geleneksel rezerv para ihtiyacının devam etmesi, doların gelecekte hangi konumda olacağı hakkında belirsizlik yaratmaya devam ediyor. Ekonomi yöneticilerinin, bu değişen dinamikleri yakından izlemeleri gerekiyor.

