ABD’de açıklanan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verisi, beklentilerin altında gerçekleşti ve aylık çekirdek ÜFE’de %0,4’lük bir düşüş görüldü. Bundan bir gün önce yayınlanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) rakamları da piyasalar için umut verici oldu. Bu veriler, Fed’in enflasyonla mücadelede önemli aşama kaydettiğine işaret ediyor. Kişisel Tüketim Harcamaları (PCE) endeksi için de gevşeme ihtimali artıyor.
Fed’in Faiz Politikası ve Piyasalardaki Beklentiler
Yaklaşık bir ay sonra gerçekleştirilecek olan Haziran toplantısında faiz kararı açıklanacak. Piyasalarda, hem Haziran’da hem de Temmuz’da faiz indirimi yapılması beklenmiyor. Özellikle ABD’de resesyon endişelerinin azalması sebebiyle, faiz indirim beklentileri ertelendi. Ancak, Başkanlık seçimlerine yaklaşırken Donald Trump faiz indirimini destekliyor. Buna karşın enflasyondaki yavaşlama sürdükçe, mevcut faiz oranlarının göreceli olarak daha sıkılaştığı dikkat çekiyor.
Bu ortamda Fed’in gevşemeye temkinli yaklaşması, yıl sonuna doğru daha hızlı faiz indirimi ihtimalini gündeme getiriyor. Ekonomik göstergelerdeki iyileşmelere rağmen, Fed’in kararı üzerinde farklı dinamikler etkili olmaya devam ediyor.
Powell’ın Son Açıklamaları
Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyon verilerinin hemen ardından yaptığı konuşmasında önemli mesajlar verdi. Özellikle 2020 yılında benimsenen para politikası çerçevesinin yeniden gözden geçirilmesi konusu gündeme taşındı. Powell, istihdam ile enflasyon arasındaki dengenin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Powell, özellikle arz kaynaklı dalgalanmalara dikkat çekerek, bu tür şokların önümüzdeki dönemde daha sık yaşanabileceğine dikkat çekti. Fed’in politika çerçevesinin tüm koşullara karşı dayanıklı olması gerektiğini de ifade etti.
“En son veriler, 12 aylık PCE (kişisel tüketim harcamaları) enflasyonunun Nisan ayında yüzde 2,2 olduğunu ve 2022’deki yüzde 7,2’lik zirvesinin çok altında olduğunu gösteriyor. Hoş ve tarihsel olarak alışılmadık bir sonuç olarak, bu dezenflasyon, genellikle enflasyonu düşürmek için faiz artırma kampanyasına eşlik eden işsizlikte keskin bir artış olmadan geldi.
Ekonomik ortam 2020’den bu yana önemli ölçüde değişmiştir ve gözden geçirmemiz bu değişikliklere ilişkin değerlendirmemizi yansıtacaktır. Uzun vadeli faiz oranları, uzun vadeli enflasyon beklentilerinin istikrarı göz önüne alındığında, büyük ölçüde reel oranlar tarafından yönlendirilen, şu anda oldukça yüksektir.
Önümüzdeki aylarda uzlaşı beyanına ilişkin belirli değişiklikleri değerlendirmeyi tamamlamayı planlıyoruz. Ekonomi hakkında öğrendiklerimizi ve bu değişikliklerin kamuoyu tarafından yorumlanma şeklini yansıtan ayrı ama önemli güncellemeleri değerlendirirken 2020 değişikliklerine özellikle dikkat ediyoruz. Şu ana kadar yaptığımız görüşmelerde katılımcılar, eksikliklere ilişkin dilin yeniden gözden geçirilmesinin uygun olacağını düşündüklerini belirttiler.” – Powell
Powell’ın bu açıklamaları, Fed’in politika anlayışında güncellemeler için kapı aralıyor. Özellikle işsizlik oranlarında büyük bir yükseliş olmadan enflasyondaki düşüşün devam etmesi, ekonomi çevrelerinde dikkatle takip ediliyor.
Bu ortamda, Fed’in para politikasındaki yeni adımları ve olası değişiklikler, hem ABD ekonomisini hem de küresel piyasa dinamiklerini ciddi şekilde etkiliyor. Kripto para piyasaları da dahil olmak üzere, tüm finansal varlık fiyatlamalarında Fed’in kararı belirleyici olmaya devam ediyor.

