Dünyanın önde gelen varlık yönetim şirketlerinden BlackRock, tokenleştirilmiş yatırım fonu olan BUIDL üzerinden yaklaşık 500 milyon dolarlık varlığı Polygon ağına taşıyarak sektörde önemli bir yeniliğe imza attı. Polygon CEO’su Sandeep Nailwal tarafından doğrulanan bu işlem, kripto teknolojisiyle kurumsal finans dünyası arasındaki sınırların giderek azaldığının göstergesi.
BlackRock ve Polygon Arasında Tarihi Transfer
Bu yüksek meblağlı aktarım, BlackRock’ın Blockchain tabanlı finansal çözümlere olan inancının arttığına işaret ediyor. Geleneksel finans kuruluşları için güvenilirliği simgeleyen bu adım, aynı zamanda Polygon ekosistemine de kayda değer bir itibar ve likidite kazandırdı. Özellikle toplam kilitli değer (TVL) göstergelerinde yaşanan artış, işlemin sektördeki etkisinin hemen hissedilmesini sağladı.
Fonun Polygon’a aktarılması, Blockchain tabanlı varlıklara olan talebin ciddi şekilde arttığının bir işareti olarak öne çıkıyor. BlackRock, Blockchain üzerindeki transferlerin meşru ve doğrulanabilir şekilde gerçekleştirildiğinin altını çiziyor.
“Söz konusu varlık transferi, onaylanmış ve geçerli bir Blockchain içi işlem niteliği taşımaktadır.”
Polygon CEO’su da işlemin şeffaf ve yasal çerçevede gerçekleştiğini tekrar vurguladı.
Kurumsal Yatırımların Blockchain’e Yönelişi
2025 yılında kurumsal yatırımcıların Blockchain tabanlı ağlara olan ilgisi hızla artıyor. BlackRock’ın bu fonu, birden fazla Blockchain ağına dağılarak hem güven hem de şeffaflık açısından sektörde yeni bir standart oluşturuyor. Çeşitlendirilmiş portföy yaklaşımı, finans dünyasının yalnızca merkezi değil aynı zamanda merkeziyetsiz teknolojileri benimsemeye başladığını gözler önüne seriyor.
Uzmanlara göre, böylesine büyük ölçekli sermaye hareketleri sadece kısa vadeli dalgalanmalara yol açmıyor, aynı zamanda sektörün uzun vadeli dönüşümünü de tetikliyor. Kurumsal yatırımların Blockchain altyapısını zamana yayarak ve düzenlenmiş şekilde kullanmaya başlaması, finans dünyasında kalıcı değişikliklerin öncüsü olarak değerlendiriliyor.
Polygon ağına akan bu tür büyük yatırımlar, geleneksel finans ile merkeziyetsiz finans arasındaki farkın hızla kapanmakta olduğunu gösteriyor. Özellikle tokenleştirilmiş fonların kullanılması, kripto paraların daha güvenli ve şeffaf biçimde yönetilmesini sağlıyor.
“Tokenleştirilmiş fon yaklaşımı, düzenlemelere uyumlu biçimde kripto varlıkların yönetimini mümkün kılarak finans alanındaki dönüşümü hızlandırıyor.”
Kripto ve Blockchain sektörlerinde yeni bir aşama olarak görülen bu gelişme, hem mevcut finansal yapıyı hem de teknolojiye dayalı inovasyonları derinden etkiliyor. BlackRock’ın attığı bu adım, finansın geleceğinde Blockchain’in çok daha etkin şekilde konumlanacağının sinyalini veriyor.

