ABD Hazine Bakanlığı’nın Genel Hesabı’ndaki (TGA) nakit rezervlerinin azalması, Şubat ayından bu yana ekonomi sistemine yaklaşık 500 milyar dolarlık ek likidite girişine yol açtı. Hükümet, borç tavanına takıldığı için yeni tahvil satışı gerçekleştiremiyor ve harcamalarını Hazine hesabından karşılamaya devam ediyor. Bu süreç, niceliksel gevşemeye (QE) benzer şekilde piyasaya büyük miktarda nakit akışı sağladı.
Likiditenin Etkileri ve Yatırımcıların Temkinli Tavrı
Eklenen bu likidite, bankaların rezervlerinde ciddi bir büyümeye neden olsa da hisse senedi ve kripto para gibi riskli varlıklarda beklenen fiyat artışını getirmedi. Uzmanlara göre, piyasadaki bu durgunluğun başlıca sebepleri yatırımcıların hâlâ temkinli davranması ve belirsizliklerin devam etmesi.
Jeopolitik gerginlikler, yüksek enflasyon endişeleri ve ABD yönetiminin kestirilemeyen ekonomi politikaları, süregelen risk algısının başlıca nedenleri olarak öne çıkıyor. Bu ortamda riskli yatırım araçlarının dalgalı bir seyre mahkûm olduğu dikkat çekiyor.
“ABD’de öngörülemeyen ekonomik kararlar ve küresel gerginlikler varlık fiyatlarında oynaklık yaratıyor.”
Yılın İkinci Yarısında Neler Bekleniyor?
Haziran ayında şirketlerin vergi ödemeleriyle Hazine hesabına tekrar para girişi olacak. Bu süreç ters repo işlemleriyle birleştiğinde, geçici bir likidite artışı yaşanabilir. Ancak kısa vadede likiditede hafif düşüşler öngörülüyor.
Borç tavanı konusunda uzlaşma sağlanırsa, Hazine yeni tahvil ihraçlarına başlayacak ve tekrar sistemden nakit çekmeye yöneltecek. Bu, piyasadaki toplam likiditeyi azaltacak ve varlık fiyatlarında aşağı yönlü baskı yaratabilecek.
Sistemin önündeki en büyük risklerden biri “X-tarihi” olarak adlandırılan ve devletin nakit rezervlerinin tamamıyla biteceği gün. Uzmanlar, bu kritik eşiğin Ağustos ayında yaşanabileceğine dikkat çekiyor. Kongre, borç limitini zamanında yükseltmezse, piyasada ciddi likidite sorunları oluşabilir.
Vergi dönemleri ve repo işlemleri sayesinde likidite akışında iniş ve çıkışlar yaşanıyor. Ancak genel eğilim, TGA azalırken piyasada likidite fazlasının oluştuğu yönünde. Piyasa uzmanları, yatırımcıların bu belirsiz ortamda portföy çeşitliliğine ve temkinli adımlara odaklanmalarını öneriyor.

