Kripto para dünyası, son dönemde Amerika Birleşik Devletleri’nde alınan regülasyon kararlarını fırsata çevirmeye çalışıyor. Özellikle şirketler, önümüzdeki yıllarda olası siyasi değişikliklere karşı sürdürülebilir bir güvence olarak çeşitli lisans süreçlerine yöneliyor. Böylece Trump döneminde elde edilen olanakların etkisi, uzun vadeye yayılabiliyor.
Coinbase’in Lisans Başvurusu ve Adımları
Popüler kripto borsası Coinbase, geçtiğimiz günlerde önemli bir adım attı. Şirket, ABD Para Birimi Denetçisi Ofisi’ne (OCC) tröst banka tüzüğü lisansı için başvurdu. Bu girişim, Coinbase’in federal denetime tabi kurumsal finansal hizmetler sunmasının önünü açacak. Mevcut durumda kripto şirketlerinin her eyalette ayrı ayrı lisans alması gerekirken, OCC lisansı ile bu süreç çok daha kapsamlı ve pratik hale geliyor.
Bu lisans sayesinde, Coinbase’in sadece varlık saklama değil; ödeme ve uzlaştırma gibi finansal işlemler alanında da büyümesinin önü açılıyor. Eğer onay çıkarsa, klasik anlamda banka olmayacaklar fakat geniş bir hizmet yelpazesiyle finans dünyasında daha etkili bir oyuncu haline gelme imkanı yakalayacaklar.
“Banka olmayacağız, niyetimiz bu değil. Net kuralların ve müşterilerimizin güveninin Coinbase’in uygun gözetim ve güvenliği sağlarken güvenle yenilik yapmasını sağlayacağına inanıyoruz.”
Kripto Şirketleri ve Finansal Düzenleme Yarışı
Coinbase’in bu lisans adımı, sektörde bir ilk değil. Daha önce de USDC stablecoin’in yaratıcı şirketi Circle ve Ripple benzer süreçleri başlatmıştı. Circle, Haziran ayında lisans için başvuru yaparken, onu Temmuz’da Ripple takip etti. Bu şirketler, kripto ile geleneksel finansın sınırlarını ortadan kaldırmayı hedefliyor.
ABD’de büyük partnerlere hizmet veren Coinbase’in yanı sıra Ripple, bankalara odaklanıyor; Circle ise kendi stablecoini USDC ile ödeme sistemleri alanında öne çıkmak istiyor. USDC, mevcut uyum standartlarını karşılayan en büyük stablecoin olması nedeniyle avantaj sunuyor.
Ayrıca Tether da stratejik hareketlerle dikkat çekiyor. Merkezini El Salvador’a taşımasının ardından, ABD’deki regülasyonlar yumuşayınca şirket, yeni projelere yelken açtı. Artan rekabet ortamında Tether, USAT isimli yeni stablecoiniyle piyasada daha fazla yer almayı planlıyor ve yüksek değerlemelerle yatırımcı çekmeye devam ediyor.
Kripto şirketlerinin ABD’de bankacılık lisansı alma yarışının nedeni, hem yasal zeminde güç kazanmak hem de finansal hizmetlerde daha kapsamlı rol almak istemeleri olarak öne çıkıyor. Bu hareketlilik, kripto sektörünün klasik finansal sistemin içinde kalıcılığını sağlamlaştıracağına işaret ediyor.

