Dijital paraların yükselişiyle birlikte siber suçluların hedefleri de değişti. Eskiden kredi kartı ve online bankacılık işlemlerine odaklanan siber saldırganlar, kripto paraların popülerliğiyle birlikte artık bu alana yönelmiş durumda. Ancak tehdit, sadece dijital ortamla sınırlı kalmıyor. Son dönemde kripto para sahiplerine yönelik fiziksel saldırılar ve gasp olayları da artış gösteriyor.
Yatırımcılar Artan Risklerle Karşı Karşıya
Kripto para piyasasındaki yüksek kazançlar hem yatırımcı sayısını artırdı hem de suçlular için burayı daha cazip hale getirdi. Özellikle 2025 yılında, fiziksel şiddet içeren olaylar ve yatırımcıların fidye için kaçırılması gibi ciddi saldırılar yaşanıyor. Binance, kripto para sahiplerine yönelik gasp vakalarının arttığına dikkat çekerek önemli uyarılarda bulundu.
“Açık olalım: gasp ve hırsızlık her zaman insan deneyiminin bir parçası olmuştur ve ne yazık ki bugün de dünya genelinde önemli bir tehdit olmaya devam etmektedir. Kripto parası olanlara yönelik saldırılar, bu tür olayların toplam sayısı içinde çok küçük bir paya sahiptir ve insanların lüks bir saat, kolye veya nakit para için saldırıya uğrama olasılığı hala çok daha yüksektir.” – Binance
Geçmişte nadiren karşılaşılan fiziksel saldırılar, son yıllarda ciddi bir artış gösterdi. Veriler, 2019’da sadece bir kaçırma vakası varken, 2025’in ilk beş ayında 15 olayın raporlandığını gösteriyor. Özellikle Kuzey Amerika ve Batı Avrupa bölgelerinde saldırılar yoğunlaşmış durumda.
Saldırıların Coğrafi Dağılımı ve Yeni Vaka Örnekleri
Ocak 2025’te, donanım cüzdanı üreticisi Ledger’ın kurucu ortağı David Balland ve eşinin Fransa’daki evlerinden kaçırılması büyük yankı uyandırdı. Polis müdahalesiyle kurtarılan çiftin davasında on zanlı tutuklandı. Saldırıların coğrafi dağılımı incelendiğinde ise ABD, Fransa, Ukrayna, Rusya ve Hindistan’ın önde geldiği görülüyor.
Fiziksel saldırıların toplam kripto suçları içindeki oranı düşük gibi gözükse de, yüksek miktarda varlığı olan yatırımcıların sayısı göz önüne alındığında, hedef almanın kolaylaşması yeni ve tehlikeli bir boyut kazandırıyor. Bu durum yatırımcıları gizlilik ve güvenlik konusunda daha dikkatli olmaya zorluyor.
Uzmanlar, kripto para sahiplerinin yatırımlarını ve kimliklerini çok fazla paylaşmamalarını, sosyal medyada aşırı bilgi vermemelerini ve çevrelerindeki herkesin finansal durumlarından haberdar olmamasını öneriyor. Cüzdan bilgileri ve gerçek isim yerine takma ad kullanmak da alınabilecek önlemler arasında.
Ayrıca, yüksek riskli bölgelere seyahat etmemek ve büyük yatırımlarda fiziksel güvenlik hizmeti almak öneriliyor. Zorla işlem yaptırılma riskine karşı ise çoklu imza (multi-signature) sistemleri önerilmekte, böylece hırsızlar tüm varlıklara doğrudan erişememekte.
Kripto para dünyasının büyümesiyle birlikte yatırımcıların hem dijital hem de fiziksel güvenlik tedbirlerini güncellemesi şart. Kişisel bilgiler ve varlık miktarı ne kadar gizli tutulursa, saldırı riski de o kadar azalacaktır.

